Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. en sonunda … olmak, bitirmek, son vermek, sonu … olmak.
    He ended up by saying … : Sonunda … dedi.

    Many of their friends have ended up in prison for terrorist activities: Yıldırma eylemlerine katılan arkadaşlarının çoğu sonunda hapsi boyladı.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

keep one's end up
(a) dayanmak, mukavemet etmek, zorlukları cesaretle karşılamak/yenmek, (b) sorumluluğunu çok iyi bilmek,
(c) kendini çok iyi savunmak.
end up a loser
zararlı çıkmak Fiil
end up by marrying
sonunda evlenmek Fiil
end up doing something
sonunda birşey yapmak Fiil
end up doing something
kendini birşey yaparken bulmak Fiil
end up in
düşmek Fiil
end up in (an undesirable place
boylamak Fiil
end up in a police court
sulh mahkemesini boylamak Fiil
end up in prison
hapsi boylamak Fiil
end up like someone
sonunda biriyle aynı duruma düşmek Fiil
end up like someone
sonunda birine benzemek Fiil
end up like someone
sonu birinin sonu gibi olmak Fiil
end up suffering harm
zararlı çıkmak Fiil
end up that way
o şekilde sonuçlanmak Fiil
(for sth) not to end up as one had hoped
fos çıkmak
dress up the year end books
(US) yıl sonu bilançosunu süsleyip püslemek Fiil
end in a tie- up
oy eşitliği ile sonuçlanmak Fiil
end off/up
bitirip tamamlamak.
kick up no end of a racket
bir yeri gürültüye boğmak Fiil
settle up at the end of the month
ay sonunda ödemek Fiil
settle up at the end of the month
ayın sonunda hesabı kapatmak Fiil
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.